28 Temmuz 2008 Pazartesi

Roof ?!!!

Biraz gecikmiş bir yazı olsa da, 8 Temmuz 2008 Salu günü İstanbul Caz Festivali kapsamına Aya İrini'de bir konser veren Rufus Wainwright hakkında ilk konser eleştiri/gözlemlerimi yazmak istiyorum. Konserin bu denli sonrasında yazmak istememin 2 sebebi var; bir türlü fırsat bulamamış olmak ve Temmuz ayının geri kalanında izleme fırsatı bulduğum (ve gün itibariyla bulacağım) iki konseri de hesaba katarak bir üçleme yapma şansı bulmam. Diğer iki konseri sonraki yazılarımda göreceksiniz.

Caz Festivali programı açıklandığında "Genç Ozanlar" kategorisinde Rufus Wainwright'ın geleceğini öğrendiğimde gerçekten heyecanlandığımı söylemeliyim (kendisinin cinsel kimliğiyle ilgili bir çıkarımda bulunmazsanız sevinirim :) . İKSV'nin bu Genç Ozanlar kategorisi gerçek anlamda alkışı hakediyor, 2007'de de Antony and The Johnsons'ı getirmişlerdi, ancak ne yazık ki kaçırmıştım. Rufus'un müzsiyen ailesinden dekaynaklana uzun bir müzikal geçmişi olmasına rağmen benim kendisinin müziğini farketmem daha çok yaptığı coverlarla (Leonard Cohen'in Hallelujah'sı - bunu en güzel Jeff Buckley coverlamıştır, ne yapın edin dinleyin, ve yine Cohen'in Everybody Knows'u gibi) oldu. Sonrasında kendi şarkılarını da tanıma şanımız oldu (en önemlileri Going to a Town ve Little Sister).

Konser çok güzel bir yaz akşamında eşsiz Aya İrini atmosferinde gerçekleşti. Çok net hatırlamıyorum ama hep Müzik Festivali kapsamında gittiğimiz Aya İrini'ye sanırım ilk defa Caz Festivali kapsamında gittim, böyle düşünmemin en önemli nedeni ortamdaki genç seyirci popülasyonu ve onun getirdiği enerji ve hareketli ortamdı. Müzik festivali'nde salonu genellikle ağır abilerimiz, ablalarımız, amcalarımız ve teyzelerimizle paylaştığımızdan bu değişik seyirci kitlesi çok hoşuma gitti (bir de artık baba olduğumdan mıdır nedir, genç insanların olduğu ortamların parası olmak daha hoşuma gitmeye başladı, 50'sine geldiğimizde Meriç'in gittiği konserlere gidip onu utandırmayı planlamaya başladım).

Bu kadar uzun bir girişten sonra konseri kısa geçeceğim. Ne yazık ki beklentilerimin çook uzağında bir konser oldu. Aya İrini gibi bir ortamda konser verdiğinden midir nedir, Roof (bkz. Nick Hornby'nin son kitabı "Çat!") en ağır şarkılarıyla çok ağdalı bir konser verdi ve kelimenin anlamıyla bizi bayılttı.

Benim naçizane görüşüm bu tip sanatçıların tamamen kendi kişisel egoları için konser vermeyi bırakıp seyiryici eğlendirme odaklı olmaları gerektiğidir. Tamam maymunluk etsinler, kişiliklerinden taviz versinler demiyorum ama o kadar insanın toplandığı bir yerde araya daha kolay tüketilebilir bir şeylerde sıkıştırabilirler. Konudan konuya atlamış gibi olacaksam da, yine bazı sanatçıların toplum tarafından en çok bilinen şarkılarını konserlerde söylememelerini asla anlamıyor ve şiddetle de kınıyorum :) Kardeşim, sen o şarkıyı söylemekten sıkılmış olabilirsin ama konsere gelen insanların beklentilerine de cevap vermekle yükümlüsün.

İşte böyle...

Kısaca, Rufus Wainwright konseri çok güzel bir akşamda ve ortamda gerçekleşen vasat bir gösteriydi. Hedefimiz ilerideki konserler !!!

Hiç yorum yok: